Kira Hukuku ve Tahliye Davaları: Kiracı ve Mal Sahipleri İçin Rehber

Kira hukuku, Türkiye’de hem kiracılar hem de mal sahipleri için önemli bir hukuki alandır. Özellikle artan kira bedelleri ve konut piyasasındaki dalgalanmalar, kira sözleşmeleri ve tahliye davalarını daha sık gündeme taşımaktadır. Bu yazıda, kira hukuku ve tahliye davaları hakkında kapsamlı bilgiler sunarak tarafların hak ve sorumluluklarına ışık tutacağız.

Kira Hukuku Nedir?

Kira hukuku, Türk Borçlar Kanunu’nun ilgili maddeleri ile düzenlenen ve kiracı ile kiraya veren arasındaki ilişkileri belirleyen bir hukuk dalıdır. Kira sözleşmesinin şekli, tarafların yükümlülükleri, kira bedeli artışı ve sözleşmenin sona erdirilmesi gibi konular bu kapsamda ele alınır.

Kira sözleşmesi, kiracının belirli bir bedel karşılığında bir taşınmazı kullanma hakkını kazandığı bir anlaşmadır. Sözleşme yazılı ya da sözlü olabilir ancak yazılı kira sözleşmeleri taraflar arasında çıkabilecek ihtilafları önlemek açısından daha güvenlidir.

Kiracı ve Mal Sahibinin Hak ve Yükümlülükleri

Kira hukuku, kiracılar ve mal sahipleri arasında bir denge kurmayı amaçlar. Tarafların hak ve yükümlülükleri şu şekilde özetlenebilir:

Kiracının Hakları

  • Taşınmazı sözleşmede belirtilen şekilde kullanma hakkı.
  • Hukuka uygun bir şekilde tahliye edilene kadar taşınmazda oturma hakkı.
  • Kira sözleşmesi süresince taşınmazın kullanıma uygun durumda tutulması.

Kiracının Yükümlülükleri

  • Kira bedelini zamanında ödemek.
  • Taşınmaza zarar vermemek ve olağan kullanıma uygun şekilde davranmak.
  • Taşınmazı sözleşme bitiminde iade etmek.

Mal Sahibinin Hakları

  • Kiradan doğan bedelin zamanında ödenmesini talep etmek.
  • Taşınmazın amacına uygun kullanılmasını istemek.
  • Gerekli durumlarda tahliye davası açmak.

Mal Sahibinin Yükümlülükleri

  • Kiralanan taşınmazı kullanıma uygun şekilde teslim etmek.
  • Kiracıyı rahatsız etmemek ve taşınmazın kullanım hakkına müdahale etmemek.
  • Taşınmazdaki büyük bakım ve onarımlardan sorumlu olmak.

Tahliye Davaları ve Süreçleri

Tahliye davaları, kiracı ile mal sahibi arasında sıkça karşılaşılan hukuki süreçlerden biridir. Tahliye sebepleri genellikle Türk Borçlar Kanunu’nun ilgili maddelerinde düzenlenmiştir.

Tahliye Sebepleri

Tahliye davaları, Türk Borçlar Kanunu’na dayanarak aşağıdaki nedenlerle açılabilir:

  1. Kira Bedelinin Ödenmemesi : Kiracı, kira bedelini ödemezse, mal sahibi yazılı bir ihtarname göndererek ödemeyi talep edebilir. Kiracı, ihtarnameye rağmen borcunu belirlenen sürede ödemezse tahliye davası açılabilir. Bir kira yılı içinde iki haklı ihtar gönderilmişse, kira dönemi sonunda kiracıya tahliye davası açma hakkı doğar.

 

  1. Sözleşme Süresinin Dolması: Konut ve çatılı işyeri kiralarında, belirli süreli kira sözleşmeleri süresi dolduğunda, kiracı sözleşmeyi sona erdirmek isterse, sürenin bitiminden en az 15 gün önce yazılı bildirimde bulunmalıdır. Aksi halde, sözleşme aynı koşullarla bir yıl daha uzar. Kiraya veren ise sözleşme süresinin bitmesine dayanarak sözleşmeyi sona erdiremez. Ancak, on yıllık uzama süresi tamamlandıktan sonra, her uzama yılının bitiminden en az üç ay önce yazılı bildirim yapmak suretiyle, herhangi bir gerekçe göstermeksizin sözleşmeyi sonlandırabilir. Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde ise kiracı, herhangi bir zaman sınırlaması olmaksızın genel hükümlere göre fesih bildirimiyle sözleşmeyi sona erdirebilirken, kiraya veren ancak kira başlangıcından on yıl geçtikten sonra genel hükümlere göre fesih bildirimi yaparak sözleşmeyi sonlandırabilir. 

 

  1. İhtiyaç Nedeniyle Tahliye: İhtiyaç nedeniyle tahliye, kiraya verenin kendisinin, eşinin, altsoyu ya da üstsoyu gibi birinci dereceden yakınlarının taşınmaza haklı ve samimi bir şekilde ihtiyaç duyması durumunda talep edilebilir. Türk Borçlar Kanunu’na göre bu ihtiyaç, gerçek ve zorunlu olmalı, mahkemede somut delillerle ispat edilmelidir. Kiraya veren, ihtiyaç nedeniyle tahliye talep edebilmek için, kira sözleşmesinin sona ermesini takip eden bir ay içinde dava açmalıdır. Bu tür tahliye durumlarında mahkeme, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarını değerlendirerek karar verir. Ayrıca, ihtiyaç nedeniyle tahliye edilen taşınmaz, üç yıl boyunca başka bir kişiye kiraya verilemez. Eğer taşınmaz bu süre içinde kiraya verilirse, eski kiracıya karşı tazminat sorumluluğu doğabilir. Bu düzenleme, ihtiyaç gerekçesiyle tahliye hakkının kötüye kullanılmasını engellemeyi ve kiracı haklarını korumayı amaçlamaktadır. Bu nedenle, ihtiyaç iddiasının samimiyeti ve geçerliliği mahkemelerce titizlikle incelenir.

 

  1. Kötü Kullanım
    • Kiracının taşınmazı amacına aykırı şekilde kullanması, taşınmaza zarar vermesi veya komşuları rahatsız etmesi durumunda tahliye talep edilebilir.
    • Kiraya veren, ihtarname göndererek sorunun giderilmesini talep eder; kiracı davranışlarında ısrar ederse tahliye davası açılır.
  2. Tahliye Taahhüdü
    • Kiracı, belirli bir tarihte taşınmazı tahliye edeceğine dair yazılı bir tahliye taahhüdü vermişse ve bu tarihte taşınmazı boşaltmazsa, mal sahibi tahliye davası açabilir.
    • Tahliye taahhüdünün geçerli olabilmesi için yazılı şekilde yapılması ve tarih içermesi zorunludur.
  3. Yeni Malik Nedeniyle Tahliye
    • Taşınmazın yeni bir malike satılması durumunda, yeni malik taşınmazı kendisi veya yakınlarının ihtiyacı için kullanacaksa, satın alma tarihinden itibaren 1 ay içinde kiracıya ihtarname göndermelidir.
    • Yeni malik, ihtarname tarihinden itibaren 6 ay içinde tahliye davası açabilir.
  4. Kanunda Belirtilen Diğer Sebepler
    • Türk Borçlar Kanunu’nda yer alan diğer tahliye sebepleri, mal sahibinin haklarını koruma amacı taşır. Örneğin, taşınmazın yeniden inşa veya imar amacıyla tahliye edilmesi bu kapsama girer.

 

Tahliye Davası Süreci

  1. Dava Dilekçesi: Tahliye talebinin gerekçelerini içeren bir dava dilekçesi hazırlanır.
  2. Mahkeme Süreci: Mahkeme, tarafların iddialarını ve delillerini inceleyerek bir karar verir.
  3. İcra ve Tahliye: Mahkeme tahliye kararı verdikten sonra, icra müdürlüğü aracılığıyla tahliye işlemi gerçekleştirilir.

Kira Hukukunda Önemli Noktalar

2025 yılı itibarıyla kira hukukunda önemli değişiklikler ve güncellemeler gerçekleşmiştir. Kiracılar ve ev sahiplerinin hak ve yükümlülüklerini bilmesi, olası anlaşmazlıkların önüne geçilmesi açısından büyük önem taşımaktadır. İşte 2025 yılına dair kira hukukunda dikkat edilmesi gereken başlıca noktalar:

  1. Kira Artış Oranları

1 Temmuz 2024 tarihinde, konut kiralarındaki %25’lik artış sınırı kaldırılmıştır. Bu tarihten itibaren yenilenen kira sözleşmeleri için artış oranları, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) on iki aylık ortalamalarına göre belirlenmektedir. Örneğin, Ocak 2025 için kira artış oranı %58,51 olarak açıklanmıştır.

  1. Kira Tespit Davaları

Kira sözleşmelerinin beşinci yılını doldurması durumunda, taraflar kira bedelinin yeniden belirlenmesi için kira tespit davası açabilirler. 2025 yılı itibarıyla, 2020 ve öncesinde yapılan sözleşmeler için bu süre dolmuş olup, ev sahipleri veya kiracılar mevcut kira bedelinin güncellenmesi talebiyle mahkemeye başvurabilirler. Bu davalarda, emsal kira bedelleri ve ekonomik koşullar göz önünde bulundurularak adil bir kira bedeli tespiti yapılmaktadır.

  1. Tahliye Davaları ve Süreçleri

Kira bedelinin ödenmemesi, sözleşme şartlarına uyulmaması veya mal sahibinin konutu kendisi ya da birinci derece akrabaları için kullanma ihtiyacı gibi durumlarda, ev sahipleri tahliye davası açabilirler. Bu süreçte, yasal prosedürlerin doğru ve eksiksiz bir şekilde takip edilmesi önemlidir. Ayrıca, 2023 yılında yürürlüğe giren düzenleme ile kira uyuşmazlıklarında dava açılmadan önce arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir. Tarafların anlaşmazlıklarını mahkemeye gitmeden çözmeleri teşvik edilmektedir.

  1. Kira Sözleşmelerinin Güncellenmesi

Mevcut kira sözleşmelerinin, güncel yasal düzenlemelere uygun olarak revize edilmesi önerilmektedir. Özellikle kira artış oranları ve sözleşme süreleri konusunda tarafların mutabık kalması, ileride doğabilecek hukuki sorunların önüne geçecektir.

Tahliye Davalarında Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Delil Toplama: Kiraya verenin tahliye gerekçesini destekleyecek delilleri toplaması önemlidir.
  • Süreç Takibi: Hukuki sürelerin kaçırılmaması adına bir avukattan destek alınmalıdır.
  • Anlaşma Yolları: Mahkemeye başvurmadan önce taraflar arası uzlaşma yolları aranmalıdır.

Kira hukuku ve tahliye davaları, hem kiracılar hem de mal sahipleri için hassas konulardır. Sözleşmenin doğru şekilde hazırlanması, tarafların haklarının korunması açısından büyük önem taşır. Eğer kira hukuku konusunda bir anlaşmazlık yaşıyorsanız, uzman bir avukata danışarak yasal haklarınızı koruyabilirsiniz. Unutulmamalıdır ki, doğru bilgi ve etkili bir strateji ile her iki taraf da haklarını savunabilir.